Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma Davası

SUÇ İŞLEME NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI NEDİR?

Boşanmanın özel sebeplerinden olan suç işleme nedeniyle boşanma davasının konusunu eşlerden birinin üçüncü bir kişiye karşı işlediği suç unsuru oluşturmaktadır. Yani eşlerin birbirine karşı işlediği suçlar bu madde kapsamında boşanma davasının konusu olmayıp hayata kast nedeniyle boşanma veya genel sebeplerle boşanma davasına konu olmaktadır. Eşlerden birinin üçüncü kişilere yönelik olarak suç işlemesi, diğer eşe bu nedene dayalı olarak boşanma davası açma hakkı vermektedir. Bu sebeple boşanma davası açmak için kanunumuzda herhangi bir süre sınırlaması öngörülmemiştir. Bu nedene dayanarak boşanma davası açabilmek için islenen suçun, küçük düşürücü bir suç olması gerekmektedir. Buna dayalı olarak diğer eşin, evliliği devam ettiremeyeceği derecede evlilik birliğinin sarsılmış olması gerekir. Bir başka anlatımla işlenen suçun, yüz kızartıcı bir suç olması bu nedene dayalı olarak boşanma davası açma hakkı tanımaktadır. Yoksa işlenen her suç, diğer eşe bu nedene dayanarak boşanma davası açma hakkı ermemektedir. Yüz kızartıcı suçlar kesin olarak belirtilmemiş olmakla birkaç örnek sayacak olursak eşlerden birinin Uyuşturucu ticareti, hırsızlık, zimmet, rüşvet, kasten adam öldürme, kasten adam yaralama, dolandırıcılık, evrakta sahtecilik gibi suçları işlemesi diğer eşe bu nedene dayalı olarak boşanma davası açma hakkını vermektedir.

SUÇ İŞLEME NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI AÇABİLMEK İÇİN ŞARTLAR NELERDİR?

Suç isleme nedeniyle boşanma davası kanunumuzda düzenlenen özel boşanma sebeplerinden biridir. Türk Medeni Kanunumuzun 163. Maddesinde “Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç isler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yasaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.” şeklinde düzenlenmiştir. İlgili madde de görüldüğü üzere kanunumuz iki şart öngörmüştür. Bunlardan ilki eslerden birinin küçük düşürücü nitelikte bir suç işlemesi, ikincisi ise suç işleyen eşle birlikte yasamanın diğer eş için çekilmez bir hale gelmesidir. Bu iki şartın varlığı halinde suç işleme nedeniyle boşanma davası açılabilecektir. Ayrıca islenen suçun evlilik birliği içerisinde islenmesi şart olup evlilik öncesi işlenen suçlara dayanarak boşanma davası açılamaz.

HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOSANMA DAVASI NEDIR?

Yine boşanmanın özel sebeplerinden bir diğeri haysiyetsiz yaşam sürme nedeniyle boşanma davasıdır. Haysiyetsiz yaşamak, toplumdan topluma hatta kişiden kişiye bile değişkenlik gösterebilir. Bu nedene dayalı olarak açılacak bir boşanma davasında hakim, tarafların yaşadığı coğrafi bölgeye göre ileri sürülen nedeni değerlendirmelidir. Haysiyetsiz hayat sürmeyi toplumun ahlaki durumuna, yaşam tarzına göre değerlendirmek gerekir. insanın kendisine olan saygısına, onurlu durusuna veya toplumun huzuruna aykırı davranışlar haysiyetsiz yasam olarak nitelendirilebilir. Haysiyetsiz hayat sürmeye örnek olarak;

  • Uyuşturucu madde üretmek veya bağımlısı olmak
  • Fuhus evlerine sürekli gitmek veya direkt olarak işletmek
  • Alkol bagımlısı olmak
  • Evlilik bağı olmaksızın karsı cinsten biriyle aynı evde yasamak

HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOŞANMA DAVASININ SARTLARI NELERDİR?

Bu sebebe dayanarak açılacak olan bir boşanma davasında olmazsa olmaz şart eşin haysiyetsiz hayat sürdüğüne yönelik somut delillerin varlığıdır. Soyut iddialar ile bu dava açılamayacağı gibi haysiyetsiz hayat olarak nitelendirilmeyen olguları da ileri sürerek bu dava açılamaz. Ayrıca haysiyetsiz hayat sürdüğü ileri sürülen eşin bu davranışları sürekli hale getirmiş olması gerekmektedir. Yine bu davranışlar nedeniyle diğer eş için evlilik birliği çekilmez hale gelmelidir. Dolayısıyla bir kez gerçeklesen bir olayı sebep göstererek bu davanın açılamayacağı gibi kendisi için çekilemez hale gelmeyen nedenlerle de bu dava açılamayacaktır. Örneğin eşinin bir kez eve alkollü gelmesini sebep göstererek bu davayı açan eşin davası hakim tarafından reddedilecektir. Çünkü bir kez gerçeklesen bir olay, evlilik birliğini çekilmez hale getirmeyecektir. Yine bir kez gerçeklesen bir olay ile de karsı tarafın haysiyetsiz hayat sürdüğü iddia edilemez.

SUÇ İŞLEME VE HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOSANMA DAVALARINDA VELAYET KİME VERİLİR?

Tarafların müşterek çocuklarının velayetinin kime verileceğine yönelik olarak çocuğun üstün yararı gözetilerek karar verilmektedir. Dolayısıyla sürekli suç isleyen veyahut haysiyetsiz bir hayat süren kişiye mahkeme tarafından velayet verilemeyebilir. Daha somut bir şekilde anlatacak olursak hukuk düzenimizde velayet genellikle anneye verilmektedir. Öyle ki çocuğun üstün yararı, kendisine iyi bakacak bir anne ile yasamayı uygun kılmaktadır. Fakat haysiyetsiz hayat süren, sürekli başka erkeklerle fuhuş yapan bir kadına velayetin verilmesi, çocuğun psikolojisi ve ruh sağlığı düşünüldüğünde üstün yararına olmayacaktır. Bu durumda babaya velayet verilebilir. Burada kadın üzerinden örnek vermemizin nedeni, babanın durumu ne kadar iyi olursa olsun annenin olumsuz bir durumu bulunmuyorsa velayetin genel olarak anneye verilmesinden kaynaklanmaktadır. Yoksa aynı durum baba içinde geçerli olup haysiyetsiz hayat süren bir babaya velayet verilmemektedir.

SUÇ İŞLEME VE HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOSANMA DAVASI İLE TAZMİNAT ALINABİLİR Mİ?

Mahkeme, tarafların mali durumuna göre haysiyetsiz hayat süren esten tahsil edilerek diğer ese ödenmek üzere dava sonunda belirli bir tazminat miktarına hükmedebilir. Tazminat miktarının belirlenmesi noktasında Yargıtay’ın istikrar kazanmış kararları bulunmaktadır. Bu kararlar doğrultusunda belirlenecek olan tutar, haysiyetsiz hayat süren kişinin kolaylıkla ödeyemeyeceği bir miktar olması gerekirken diğer esin de zenginleşmesine vesile olmaması gerekmektedir. Yargıtay, tazminat miktarının belirlenmesinde bu ölçütlere göre değerlendirme yapılması yönünde karar vermektedir. Örnek verecek olursak asgari ücretli birisinin aleyhine manevi tazminata hükmedilirken 40.000 TL-100.000 TL arasında bir tutar belirlenebilir. Buna karşılık aylık kazancı 100.000 TL olan birisinin aleyhine hükmedilirken tazminat miktarı 300.000 TL – 500.000 TL arasında olabilmektedir. Bu tutarlar örnek olarak belirtilmiş olunup mahkemeler her somut olaya göre farklı miktarlarda tazminata hükmedilmektedir.

SUÇ İŞLEME VEYA HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI AÇMAK İÇİN AVUKAT GEREKLİ MİDİR?

Özel bir boşanma davası olan SUÇ İŞLEME VEYA HAYSIYETSIZ HAYAT SÜRME NEDENIYLE Boşanma Davasında sürecin alanında uzman Konya Boşanma Avukatı ile yürütülmesi hak kayıplarına uğramamak adına gereklidir. Bu tür bir boşanma davasında delillerin sunulması haysiyetsiz hayatı sürmenin ispatlanması açısından önemli olup bir avukat yardımı ile sürecin yürütülmesi dava sonunda elde edilecek tazminat miktarı ile diğer kazanımlar açısından önem arz etmektedir. SUÇ İŞLEME VEYA HAYSIYETSIZ HAYAT SÜRME NEDENIYLE boşanma davası açmak için Boşanma Avukatı olarak tarafımızla süreci yürütmek isterseniz iletişim numaralarımızdan bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Benzer Yazılar

Bir yorum yaz ya da soru sor